Bilim insanları sabah küçük bir miktar kafein tüketen kişilerin kahvaltıda daha az kalori aldıklarını, ancak bu etkinin gün içerisinde devam etmediği ve diğer öğünlerde eksik kalorinin karşılandığını ortaya koydu. Bu çalışma kafeinin iştah kesici olmadığını, kilo vermek için yardımcı madde olarak kullanılamayacağını gösterdi.
Kafein bazı gıda takviyelerinde iştahı kestiği ve kilo vermeye yardımcı olduğu iddiasıyla yer almakta. Daha önceki araştırmalara göre bu madde metabolizmayı hızlandırıyor ve beyinde iştahı bastıran kimyasallarla etkileşime giriyor. Dahası, tıbbi kanıtlar düzenli olarak kafein alan kişilerin vücut kitle endekslerinin, kafeinli içecekleri tüketmeyen kişilere göre daha düşük olduğunu gösteriyor.
Türkiye’de en sık tüketilen kafein kaynağı çay. İstatistiklere göre günde 245 milyon bardak çay içiliyor. Nüfusun %96’sı her gün çay içtiğini söylüyor. Çok bilinen bir diğer kafein kaynağı da kahve. Bunların dışında çeşitli enerji içecekleri ve gıda takviyelerinde de kafein bulunuyor.
Yapılan çalışmada 18-50 yaş aralığında 50 sağlıklı kişiden 1 ay boyunca her hafta laboratuvara gelmeleri istendi. Bu kişilerle yapılan deneylerde 1 ya da 2 bardak kahveye karşılık gelecek şekilde 1 mg/kg veya 3 mg/kg kafein içeren içecekler ya da kafein içermeyen plasebo verildi. Bundan yarım saat sonra ise katılımcılara istedikleri kadar yiyebilecekleri şekilde kahvaltı ikram edildi. Ayrıca deneklerden günün devamında yedikleri ve içtikleri her şeyi ve iştah durumlarını not etmeleri istendi.
Sonuçlar deneklerin 1 mg/kg kafein içeren içeceği tükettikten sonra diğer iki seçeneğe göre ortalama 70 kkal daha az enerji aldıklarını gösterdi. Ancak katılımcıların gün içerisinde tükettikleri yiyecekler incelendiğinde bu düşüşün sürmediği, kahvaltıda daha az enerji alan kişilerin bu eksiği sonraki öğünlerde karşıladığı görüldü. Ayrıca kafein verilen kişilerin iştah durumunda da bir farklılık gözlenmedi.
Çalışmayı gerçekleştiren ekipte yer alan Dr. Carol DeNysschen, çalışmanın dış etkilere kapalı olacak şekilde, çok detaylı bir biçimde tasarlandığını belirtti. Sonuçları yorumlayan DeNysschen araştırmanın, bilimsel geçerliliği olmayan iddialar taşıyan kilo verdirici ürünler ve sağlıksız girişimler yerine doğru beslenme alışkanlıkları edinmenin önemini ortaya koyduğunu ifade etti.