Bir bebeğin farklı sosyal ortamlarda davranışlarını değiştirme yeteneği, kreş çağında obez olup olmayacağını belirleyebilir. Ancak bu iki şey arasındaki ilişkinin kızlarda erkeklerden çok daha farklı olduğu görülüyor.
Uyum yeteneği tüm çocukların geliştirmesi gereken bir özellik. Çocuklukta kendini kontrol yeteneğinin azlığı genellikle yetişkinlikte sağlık ile ekonomik ve sosyal yönler açısından sorunlarla ilişkilendiriliyor. Ancak Ohio Eyalet Üniversitesi’nde yapılan bir çalışma uyum yeteneğinin, özellikle kızlarda obezite riskini azaltmadığını gösterdi.
JAMA Pediatrics dergisinde yayınlanan çalışmaya göre, 2 yaşındayken yüksek düzeyde uyum yeteneğine sahip olan erkeklerin 5 yaşına geldiklerinde obez olma riskleri, bu yeteneği düşük ya da orta düzeyde olan bebeklere göre daha az. Kızlarda ise hem yüksek, hem düşük düzeyde uyum yetisi olanlar, ortalama düzeyde olanlara göre daha fazla risk taşıyor.
Bu sonuç çocuk yaşta görülen obezite vakalarında cinsiyetin rolü ile ilgili sorular ortaya koyuyor. Çalışmanın başında yer alan, Ohio Halk Sağlığı Eyalet Koleji’nden Doç. Dr. Sarah Anderson, daha fazla uyum yeteneğinin her zaman olumlu bir özellik olduğunun varsayılmasına rağmen durumun böyle olmayabileceğini söylüyor. Buna göre, çocukların kendini kontrol yeteneğini artırmaya yönelik müdahaleler kızlar ve erkeklerde aynı sonucu doğurmayabilir.
Anderson’a göre insanlar küçük yaştaki çocuklarda obeziteyi engellemeye yönelik müdahalelerde bulunuyorlar ve bunların bazıları çocuklarda kendini kontrol etme yeteneğini iyileştirme çabalarını içeriyor. Ancak çalışmanın bulgularına göre bu çaba bazı kızlarda istenmeyen bir etkiye neden oluyor. İddiaya göre kız ve erkek çocuklar kendilerine yöneltilen mesaj ve beklentilere farklı şekillerde tepki gösterme potansiyeli taşıyor.
Çalışmada 2001 yılında doğmuş, ABD nüfusunu temsil eden 6400 çocuğun verisi, 2 yaşında ölçülen uyum yetisinin kreş döneminde obez olma riskiyle ilişkisi açısından incelendi. Veri Ulusal Eğitim İstatistikleri Merkezinden elde edildi.
Bebeklerin uyum yeteneği, evde yapılan, bebeklerin uyum, sebat, dikkatleri ve yılgınlığa karşı dirençlerinin göz önünde bulundurulduğu bir değerlendirme ile belirlendi. Bebekler her dört ölçüt için 1’den 5’e kadar puanlandı. Olası en yüksek puan olan 20 puan, çok üst düzeyde kendini kontrol yeteneğinin göstergesi oldu.
Gözlemciler bir yetişkinin “başka bir şeyle oynama zamanı” olduğunu söylediğinde bebeğin elindeki oyuncağı ne kadar kolaylıkla bıraktığı, bebeğin dikkatini bir noktaya odaklamanın ne kadar kolay olduğunu, işler bebeğin istediği gibi gitmediği zaman hayal kırıklığına ne kadar sor düştüğünü değerlendirdiler.
Bu verilerle obezite durumları karşılaştırıldığında, beklenenin aksine, kızlarda uyum yeteneği en düşük olanlar kadar, en yüksek olanların da obezite riskinin arttığı görüldü. Erkek çocuklarda en fazla uyum yeteneğine sahip olanların en az obezite riski taşıyanlar olduğu görülse de, iki cinsiyette de tam olarak doğrusal bir ilişki kurulamadı.
Araştırmacılar çocuğun kendini kontrol yeteneği ile obezite arasındaki bağlantıya, çocuğun iştahını, yediği miktarı, uyku ve aktiflik düzeyini etkileyen fizyolojik farklılık ve davranışsal tepkiler gibi faktörlerin de katkısının olabileceğini belirtiyorlar.
Makalenin yazarlarından, Temple Üniversitesi’nden Robert Whitaker de obezitenin önlenmesinin karmaşık ve meşakkatli bir iş olduğunu söyleyerek, cinsiyetin de obeziteyi önleme çabalarının başarısını etkileyen eden sosyal etkenlerden biri olduğunu belirtiyor. Çalışmanın cinsiyetler arasında önemli farklılıklar tespit eden diğer obezite çalışmalarına eklendiğini ifade eden Anderson ise elde ettikleri sonucun muhtemel sebebini şu şekilde özetliyor:
“Erkek çocuksanız ve çevrenizdekiler kolaylıkla hır çıkarmanızı ya da dikkatinizin dağınık olmasını sorun etmiyorsa, çevrenizdeki sosyal baskı bir kızınkinden daha hafif diyebiliriz. Diğer yandan kızların “iyi” davranışlar karşısında erkeklerden daha fazla ödüllendirilmeleri nedeniyle, yetişkinlerin takdirini kazanmak için kendilerini ek baskı altına soktuklarını düşünebiliriz. Bu baskılar özellikle kendini kontrol yetisi yüksek kızlar ve erkekler arasında enerji dengesi ve metabolizma açısından farklılıklara yol açabilir.”